10/6/2008 · Kategori: MÜZİK

1995 yılında müzik hayatına başlayan grup birkaç grup elemanı değişikliği yaşadı ve bugün büyük bir hayran kitlesi ile yoluna devam ediyor.
Mor ve ötesi 1995 yılının Ocak ayında Kerem Kabadayı (davul), Harun Tekin (vokal/gitar), Derin Esmer (vokal/gitar) ve Alper Tekin (bas) tarafından kuruldu. Kendi bestelerinden oluşan ilk albümünü aynı yılın ağustos ayında Stüdyo Spectrum'da kaydeden grup, 1996'nın Ocak ayında çalışmaya son halini verdi ve Şehir, 1996'nın haziran ayında piyasaya çıktı. Grubun ilk video klibi "Yalnız Şarkı", farklı tarzıyla büyük ilgi çekti.

1997 yılı grup adına önemli gelişmelere sahne oldu. İstanbul dışındaki ilk konserini ODTÜ'de veren mor ve ötesi'nde ilk eleman değişikliği de bu yıl gerçekleşti ve Burak Güven, Alper Tekin'in yerine gruba dahil oldu. Şubat 1998'den itibaren Captain Hook'ta düzenli olarak çalmaya başlayan mor ve ötesi, bir yandan da yeni albümünü hazırlıyordu. Ada Müzik Stüdyosu'nda Volkan Gürkan'la beraber kaydedilen Bırak Zaman Aksın'ın ardından Derin Esmer gruptan ayrılırken, Kerem Özyeğen gruba katıldı. Albüm 1999'un Mart ayında Ada Müzik tarafından yayımlandı.

1999 yılının ağustos ayına gelindiğinde grup bir Bülent Ortaçgil bestesi olan "Sen Varsın" üzerinde çalışıyordu. Tam o günlerde benzersiz bir felaketle karşılaştı Türkiye. 17 Ağustos depreminden sonra, herkes gibi, grup da bir süre kendine gelemedi.

2000 yılının başlarında mor ve ötesi ülke çapındaki nükleer enerji karşıtı kampanyaya çeşitli konser ve aktivitelerle destek verdi. Temmuz ayında grubun "Sen Varsın" ile katıldığı Şarkılar Bir Oyundur adlı Bülent Ortaçgil'e saygı albümü yayımlandı. mor ve ötesi üçüncü albümünün kayıtlarına girmeden önceki en önemli performansını 9 Aralık'ta İstanbul'da Placebo'nun ön grubu olarak gerçekleştirdi.

Üçüncü albüm Gül Kendine'nin kayıtları, 27 Aralık günü Volkan Gürkan prodüktörlüğünde Ada Müzik stüdyosunda başladı ve albüm 2001 aralık ayında piyasaya çıktı. Grubun resmi web sitesi www.morveotesi.com da aynı ay içerisinde faaliyete geçti.
2002'nin nisan ayında mor ve ötesi İzmir, Denizli, Bursa, Adana, Antalya ve Antakya'yı kapsayan ilk Türkiye turnesine çıktı. 2 Temmuz 2002 akşamı İstanbul'da yapılan H2000 festivalinde mor ve ötesi tarihinin en başarılı konserlerinden birini verdi. Çeşitli basın yayın organlarınca görsel ve işitsel bir şölen olarak nitelenen performansa yaklaşık beş bin kişi tanıklık etti.

2003 yılında patlayan savaşa karşı oluşan geniş muhalefete mor ve ötesi de sanatçı dostlarıyla birlikte katıldı. Grubun bestelediği ve Aylin Aslım, Athena, Bülent Ortaçgil, Feridun Düzağaç, Koray Candemir, Nejat Yavaşoğulları ve Vega ile birlikte seslendirilen "Savaşa Hiç Gerek Yok" adlı parça, savaş karşıtı hareketin marşlarından biri oldu ve 1 Mart 2003 günü Ankara'da yüz bin kişiyle birlikte söylendi.

2003 mayısında mor ve ötesi Yaz isimli bir single çıkardı. Bu yayımda yer alan Şehrazat bestesi "Yaz Yaz Yaz", yaza damgasını vururken, grup on yedi kenti kapsayan bir turne gerçekleştirdi. Sonbaharla birlikte dördüncü albüm çalışmalarına hız veren mor ve ötesi, bir yandan da Çağan Irmak'ın Mustafa Hakkında Herşey filminin müziklerini hazırladı.
Ocak 2004'te Dünya Yalan Söylüyor için Tarkan Gözübüyük prodüktörlüğünde stüdyoya girildi ve albüm nisan ayı sonunda yayımlandı. İlk single "Cambaz" radyo ve televizyonlarda büyük ses getirirken, bugüne kadar Türk rock sahnesinde emsali gorülmemiş bir başarının habercisi oluyordu. Fikret Kızılok'un 'Sevda Çiçeği' adlı şarkısına grubun getirdiği yorum albümün başarısını perçinlerken, Mustafa Hakkında Herşey filminde de yer alan, albümdeki üçüncü singl olan "Bir Derdim Var", Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 'En İyi Film Şarkısı' seçilerek Altın Portakal ödülünü aldı ve hem dinleyiciler hem de müzik otoriteleri tarafından yılın şarkısı olarak değerlendirildi.

Çeyrek milyonluk bir satış yakalayan Dünya Yalan Söylüyor, yayımlanışından iki buçuk yıl sonra Blue Jean dergisi tarafından 'Tüm Zamanların En İyi Türkçe Rock Albümü', Billboard dergisi tarafından da 'Son On Yılın En İyi İkinci Türkçe Rock Albüm' seçilecekti.

Bu başarıyı, oldukça yoğun ve kapsamlı bir konser ve turne trafiğiyle destekleyen grup, müziğini yurt çapında büyük kitlelerle paylaşma şansı buldu. Bu konserler arasında Bostancı Gösteri Merkezi ve Harbiye Açıkhava Tiyatrosu performansları, istisnai işitsel-görsel yapıları ve yüksek seyirci katılımıyla öne çıktı.
2005 yılı sonlarında beşinci albümünün provaları için stüdyoya kapanan grup, şubat-nisan ayları arasında kayıt ve miksleri tamamlayıp, produktörlüğünü yine Tarkan Gözübüyük'ün üstlendiği, miksleri Chris Sheldon tarafından Londra'da Assault & Battery stüdyolarında gerçekleştirilen Büyük Düşler'i 9 Mayıs 2006'da çıkardı. Albümün çıktığı gün kapsamlı bir Anadolu turnesine çıkan grup, yaz aylarını yüksek profilli birkaç İstanbul konseri ile nispeten sessiz ve sakin geçirdi. Bu konserler arasında haziran ayında Morrissey ile yapılan One Love Festival ile, Mercan Dede, Şebnem Ferah ve Bauhaus grubunun efsanevi solisti Peter Murphy'nin misafir olarak katıldığı Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'ndaki iki buçuk saatlik performans unutulmayacak konserler olarak öne çıktı.

Dünya Yalan Söylüyor'a nazaran daha içe dönük ve kişisel bir albüm olarak nitelendirilen Büyük Düşler'den ilk single ve video "Şirket", ikincisi ise "Küçük Sevgilim" oldu.
10/6/2008 · Kategori: MÜZİK
Onları animasyon klipleriyle tanıdık..Aslında ondan daha önce Show Tv'deki yarışmadan tanıyorduk..
Manga'nın albüm macerası 2002 yılının Ocak ayında Ferman'ın telefonla tüm grup arkadaşlarını arayıp "Toplanıp konuşalım bir yarışma varmış" demesiyle başladı.

Bu telefon konuşmasının onları albüm sahibi yapacağına ihtimal vermedikleri gibi uzun yıllar müzikle ilgili hayalini kurdukları şeylerin gerçekleşeceğini birisi söyleseydi tahminen bunun imkansız olduğunu düşüneceklerdi.

Manga ilk olarak Yamyam'ın barlarda "cover" parçalar çaldıkları gruptan istediği müziği yapamamasından dolayı yolunu ayırması ile 2001 sonlarına doğru şekillenmeye başladı. Onun en büyük isteği kendi parçalarını çalan bir grup kurmaktı. Yapmak istediği tarzı da 95'ten beridir etkilendiği numetal ve hardcore tarzında gruplarla yavaş yavaş oluşturmaya başlamıştı kafasında.

Rock müzikle elektroniği, sert gitar riffleriyle rap vokalleri birleştirmek istiyordu.Bunu üniversiteden okul arkadaşı olan Orçun ile paylaştı ve onun da katılmasıyla Manga'nın tohumlarını atmış oldu. Daha sonra Özgür, Efe ve Ferman'ın da katılmasıyla ilk kadro tamamlanmış oldu ve büyük bir heyecanla çalmayı en çok istedikleri coverları ve bunun yanında kendi şarkılarını yapmaya başladılar.

İlk besteleri "Kal Yanımda" oldu ve bu besteleri yapıldıktan kısa bir süre sonra "Sing Your Song" yarışmasından haberdar oldular; fakat yarışmadan hemen önce Orçun özel nedenlerden dolayı grubu bırakmak zorunda kaldı. Bir süre bas gitar olmadan çalışmalarına devam eden Manga "Kal Yanında"yı yarışmaya hazırlamak için ciddi bir bas gitarist arayışına girdi.Ferman'nın daha önceden beraber çaldığı bas gitarist Cem'in yarışmaya gönderilecek şarkının kayıtlarına başlandığı gün gruba dahil olmasıyla Manga şu andaki yapısına kavuştu.

Beş ayrı karakteri ve beş ayrı müzik zevkini sergileyen Manga uzun yıllar sürecek albüm hayali için yola çıkmıştı artık. Beşlinin kesişim kümesi ise; Japon çizgi romanları olan "Manga" idi.

"Kal Yanımda"nın geniş çevrelerce çok sevilmesini ve yarışmada iyi bir derece alması, baş koydukları yolda emin adımlarla yürümeleri için iyi bir sebep oldu; böylelikle yeni besteler üretmeye başladılar. Bu dönem içinde "Bitti Rüya" ve "Yalan" gibi çok sevilen parçalarını yaptılar ve Ankara Limon Bar'da Metropolis grubunun da desteği ile bar programı yapmaya başladılar; fakat bekledikleri albüm haberi uzunca bir süre gelmedi ve umutsuzluğa kapıldıkları uzun bir dönem oldu.

Daha sonra tekrar stüdyoya giren grup beş şarkılık bir demo hazırlayarak tekrar İstanbul'a gitti.Ankara'ya döndükten bir süre sonra yarışma döneminden tanıdıkları prodüktörleri Haluk Kurosman'dan (6. Cadde, Gripin, Vega....) gelen bir telefon ile artık emeklerinin karşılığını alacaklarına inanmaya başladılar. "Yapıyoruz arkadaşlar!" diyerek bu haberden sonra beste çalışmalarına ve konserlere ağırlık veren grup, Türkiye'nin dört bir yanına gidip elliyi aşkın konserle müziklerini paylaştılar. Hiçbir zaman unutamayacakları anılara ev sahipliği yapan ve Manga'nın belki de en önemli sahne tecrübesini kazandığı Limon Bar'da yaklaşık iki sene boyunca aralıksız çaldılar.

2002 yılı ortalarında Beyoğlu'nda bir kafede cereyan eden "Birgün bir şeyler yapacağız" konuşmaları artık gerçeğe dönüşmeye başlayacaktı Manga için ve her geçen gün Manga'yla beraber aynı yola baş koyan ve destek veren insan sayısının da arttığını fark etmek onları daha da umutlandırıyordu.

Kargo'nun solisti Koray Candemir, Vega, Göksel ve Kanadalı rapper Unknown Mc onlara ilk desteği veren müzisyenler oldu o dönemde. Artık albüm çıkatmak için hazırlardı ve Grgdn-Sony Music Türkiye etiketli olan ilk albümleri için 2004 yazına doğru stüdyoya girmeye başladılar ve Aralık 15'te Manga adlı ilk albümleri artık tüm Türkiye'ye açılmaya hazırdı.

Farklı müzik zevklerine sahip olan ve birbirinden tamamıyla farklı beş karakterin ortaya çıkarttığı müzik doğal olarak farklı farklı tatlar barındırıyordu.

Ferman, uzun bir zaman dinlediği metal kökenli müziklerin dışında yeni yeni sevdiği, rap müziğinde içinde olduğu bir vokal arayışı içindeydi. Efe'nin kalbi hiphop ve elektronik müzik için atıyordu. Yamyam'ın peşinde olduğu şey duygularını notalarla ifade etmekti. Özgür, caza, R&B'ye ve funka meraklı olduğu için Groove'un peşindeydi. Cem ise elektronik müziğe aşıktı. Böylelikle Manga'nın sert gitarlarda, rap-melodik vokallerden ve elektronik altyapılardan oluşan müziği ortaya çıkmış oldu.

Efe, Manga'nın müziği için "Beşimizin dinlediği farklı müziklerin aynı potada eritilmesidir. Hepimiz alternatif rocktan hoşlanıyorduk, aynı zamanda herkes elektronik müziği de özümsemişti; hiphop ve rap vokaller de bizi heyecanlandırmıştır." diyor.

Zaman zaman aşkı derinden hissettiler, zaman zaman bulundukları şehrin klostrofobik yapısının verdiği duygu patlamalarını yansıttılar, zaman zaman aynaya bakıp yaşam tarzlarına ironik yaklaşımlar getirdiler. Her zaman doğdukları, büyüdükleri ve yaşadıkları coğrafi bölgenin duygu yoğunluğunu ve kültür birikimini içlerinde taşıdıkları gibi bu değeri müziklerine de yansıtmaya çalıştılar.

Bazı parçalarda kendi yaşadıkları ortamı ve kendi jenerasyonlarını da eleştirdiler.Örneğin Yağmur'un Bar'da çalarken kendi jenerasyonunu tüketim kuşağı olarak gözlemlemesi grubun "Libido" isimli parçalarını yapmalarına önayak oldu.

Manga'nın kurulduğu günden beri en büyük hayali farklılık yaratıp, son dönemlerde Teoman, Duman, Vega, Mor ve Ötesi, Kurban, Athena ve Kargo gibi isimlerin genişlettiği ve yürüdüğü yolu birazcık daha genişletmek oldu. Özgür bunu "Bizi hayatta en mutlu edecek şeylerden biri bu yolda bizlerden daha iyi yeni grupların çıkması olur." diyerek ifade ediyor.

Nitekim Manga 2004 Aralık'ında çıkardığı albümüyle hayallerini gerçekleştirmek konusunda önemli adımlar attı. Grubun inandığı müziğe dinleyicilerden gelen büyük destekle Manga bir yıl içinde Türkiye'nin değişik illerinde toplam yüzü aşkın konser verdi ve yüksek albüm satışlarıyla Altın Plak sahibi oldu. Bunların yanında Manga; Altın Kelebek "En İyi Çıkış Yapan Grup"; Jetix Tv, Future dergisi ve Yıldız Teknik Üniversitesi İşletme Kulübü tarafından ise "En İyi Grup" ödüllerine layık görüldü. Grubun çıkış şarkısı "Bir Kadın Çizeceksin" ise Easports'un Fifa 2006 oyunu soundtrackine dahil edildi.

Manga, şu anda çıkaracakları ikinci albümleri üzerinde çalışmaya devam ediyor.
10/6/2008 · Kategori: MÜZİK
Baby face ve şeytan tüyü var! Kızlar ona bayılıyor! En kötüsü de o bunu fena halde farkında!
Beş yaşında iken konservatuarın piyano bölümüne
birincilikle girdi. Altı sene piyano bölümü sonrası gitar bölümüne geçti. Bu esnada tiyatro eğitimi, çocuk korosunda solistlik, ritmli sazlar öğrenimini de sürdürdü. Daha sonra ortaokulu başarı ile bitirip, konservatuara flüt bölümü ile devam etti ve başarılı bir sonuçla mezun oldu.

Müzik kariyerini ilerletmek, show dünyasının
kalbinin attığı Amerika'dan, yenilikleri ülkemize taşıyabilmek amacı ile Los Angeles'ta bulunan "Musician Institude"de başladığı yüksek
öğrenimine Bilgi Üniversitesi Müzik Bölümü'nde devam etmektedir.

Türkiye'de çok meşhur, çok sevilen ve beğeniyle
izlenen bir sanatçı olduğu halde Kenan Doğulu, müzik kariyerinin hala başında olduğunu varsayarak, çok daha büyük projeler düşünmekte
ve her yeni gün hedeflerini daha da büyütmektedir.

Sanatçı, müzik piyasasında ülkesinde olduğu kadar, yurtdışında da önemli projelere imza atmayı ve ününü buralara taşımayı planlamaktadır.

Sanatçının ilk albümü "Yaparım Bilirsin" Ağustos
1993'te piyasaya çıktı. O yıl verdiği 93 konserle Türkiye çapında ciddi bir rakama ulaşan Kenan Doğulu'nun, ikinci albümü "Sımsıkı Sıkı Sıkı"
Aralık 1994'de piyasaya sürüldü ve bir yıl içinde 175 performansla ulaşılması güç bir başarı kazandı.

1996 Ağustos ayında müzik marketlerde yerini alan
"Kenan Doğulu 3" isimli albümü yoğun bir ilgiyle sevenlerinin beğenisini kazanmıştır. Bu albümdeki "Hiç Bana Sordun mu?", "Günah
Değil mi Bana?" ve Cumhuriyetimizin simge parçalarından "10.Yıl Marşı"nın yeni düzenlemelerinin yer aldığı "Kenan Doğulu 3.5"
isimli Maksi Single aynı yıl Eylül ayı ortalarında müzik piyasasına sunulmuştur.

Bilindiği gibi önceki kimliği ile 10. Yıl Marşımız, 29 Ekim 1997 tarihinde Sanatçı Kenan Doğulu tarafından yeniden düzenlenerek, günümüz Türkiye'sine ve Türk Milleti'ne sunulmuştur.

Cumhuriyet Marşımızın gündeme gelmesi, medyatikleşmesi, çocuklara ve gençlere hitap etmesinde sanatçının çok büyük bir katkısı olmuştur.

1998 yılında Cumhuriyetimizin 75. yıl kutlamaları çerçevesinde, Bursa'dan başlayıp, Antalya, ıstanbul, Ankara, İskenderun, Samsun, Selçuk'a kadar devam edip, İzmir'de noktalanan bir "Cumhuriyet Turnesi"ni de başarı ile tamamlamıştır.

Dinar'da çekilmiş olan "İsyan bu" adlı parçanın
klibi, sadece burada bulunan depremzedelere yardım amacı ile yapılmış ve mağdur olan vatandaşlarımıza maddi destek sağlamıştır.

Ayrıca, sahibi bulunduğu ve 1993 Aralık ayı sonunda faaliyete geçen Doğulu Ses ve Görüntü Hizmetleri Ltd. Şti. Temmuz'98 tarihi itibarı ile tecrübeli ve yepyeni kadrosuyla "Doğulu
Productions" adı altında kendi binasında hizmete girmiştir. Doğulu Productions, bugüne kadar Sanatçı Kenan Doğulu'nun albümlerine imza
atmış ve ayrıca bünyesindeki stüdyosunda değişik sanatçıların albüm kayıtlarını gerçekleştirmiştir.

Bunun yanısıra her türlü, yerli ve yabancı konserler, spor organizasyonları, CD Plus prodüksiyonları, digital kayıt ve mastering çalışmaları da devam etmektedir.
10/6/2008 · Kategori: MÜZİK
Emre Altuğ, 14 nisan 1970 tarihinde ev hanımı anne ve diş hekimi babanın 2. oğlu olarak İstanbul'da dünyaya geldi.
Çocukluğu Levent ve Akatlar' da geçti. İlkokulu Şair Behçet Kemal Çağlar İlköğretim Okulu'nda bitiren Altuğ, eğitim hayatına Şişli Terakki Lisesi'nde devam etti.

Ortaokuldan itibaren tüm ilgisi koro, gitar ve tiyatroya yönelen Emre Altuğ, liseden mezun olduktan sonra İstanbul Devlet Konservatuarı Tiyatro bölümüne girdi.

90'lı yıllarda, dönemin ünlü sanatçıları olan Sezen Aksu, Nilüfer, Sertab Erener, Levent Yüksel gibi isimlerle vokalistlik yapmaya başladı. Vokallik yaptığı sırada tiyatrodan da uzak kalmayan Altuğ, o dönem 3 sezon boyunca Haldun Dormen Tiyatrosu'nda çeşitli oyunlarda rol aldı.

2000 yılı tiyatro sezonunda Haldun Dormen tarafından sahnelenen, başlıca rollerinde Perihan Savaş, Selçuk Yöntem, Bülent Kayabaş, Nilgün Belgün'ün yer aldığı geniş bir kadroya sahip olan "Bir Kış Öyküsü" müzikalinde oynadı.

1998 yılında Topkapı Müzik'le ilk albümünü yapmak üzere anlaştı. İki yıl süren çalışma sonunda "İbret-i Alem" ortaya çıktı. "İbret-i Alem"in 1999 yılındaki başarısyla beraber, 100'den fazla konser verdi. Şırnak, Silopi'de verdiği konserle ilk konser veren sanatçı ünvanını kazandı.

İlk albümünün ardından Mustafa Uğurlu ve Arzu Yanardağ'ın oynadığı "Asansör" filminde rol aldı. Ayrıca "Asansör" film müzikleri albümünde söz, müzik ve yorumu kendine ait olan şarkılarla yer aldı. Sonraları eski Türk filmlerinin yeniden çekilmesi projesinde rol alan sanatçı, "Ağaçlar Ayakta Ölür" ve "Halk Çocuğu" gibi filmlerde oynadı.

Askerliğini 2001 yılında Zonguldak'ta yaptı. Askerliğinin ardından Aralık 2002'de vizyona giren "Kolay Para" adlı sinema filminde başrolü Mustafa Uğurlu ve Şebnem Dönmez'le paylaştı.

21 Şubat 2003'de "Sıcak" adlı ikinci albümünü, 2004 yılında da "Dudak Dudağa" adlı üçüncü albümünü çıkardı.
10/6/2008 ·
Demet AkalınDemet Akalın
İşler yolunda gitti yani başarıya bir başarı daha ekledi ve artık mankenliği bırakıp tamamen şarkı söylemeyi seçti.

Daha sonra da "Senin anan güzel mi?" dedi ve ilk single çalışmasını çıkardı. O ekstra senin bu ekstra benim derken artık sahnelerin bir parçası oldu. Sonra mı? Unuttum dedi ve 3. albüm çalışmasını müzik severlerin beğenisine sundu.

Uzun ve sıkı bir çalışma sonunda, nihayet beklediğimize değen radyolarda ve clublerde en çok istek alan albümü "Banane" ile Türkiye'de hala konuşulmaya devam etti.

Son albümüyle tarzını oturttuğunu kanıtlayan Akalın, Türkiye'nin en sevilen dans parçalarını yapıyor.


 
BENJAİN BU SİTE İPTAL BEDAVA SİTEM BU SİTE İPTAL KAPATILMIŞTIR. Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol